Akıllı Telefon Bağımlılığı: Gençlerde Kaygı, Depresyon ve Uykusuzluğun Tetikleyicisi

Uzmanlar, akıllı telefonlarıyla sorunlu bir ilişkisi olduğunu bildiren gençlerin kaygılı olma, depresyona girme veya uykusuzluk çekme olasılıklarının üç kat daha fazla olabileceğini ortaya çıkardı.

King’s College London’ın Psikiyatri, Psikoloji ve Nörobilim Enstitüsü’ndeki araştırmacılar, ergenlik çağındaki gençlerin yaklaşık beşte birinin “sorunlu akıllı telefon kullanımı”ndan muzdarip olduğunu ve çoğunun kullanımını azaltmak için yardım istediğini iddia ediyor.

Aslında, akıllı telefonlarıyla sağlıksız bir ilişki yaşadığını söyleyen gençlerin neredeyse yarısı aynı zamanda kaygı ve depresyon belirtileri gösteriyor.

Uzmanlar, ailelerin aşırı cep telefonu kullanımını birlikte azaltmanın yolları olabileceğini, örneğin belirli uygulamalardaki bildirimleri kapatmak, akıllı telefonları yatak odasından uzak tutmak ve ekran süresini sınırlamak için “rahatsız etme” veya “uçak modu”nu kullanmak gibi.

Birçok ebeveyn, çocuklarının aşırı akıllı telefon kullanımını “bağımlılık” olarak adlandırsa da, akademisyenler klinik bir terim olduğu için bu ifadeyi kullanmayı tercih etmiyorlar.

Bunun yerine “sorunlu akıllı telefon kullanımı” (PSU) terimini kullanan araştırmacılar, Acta Paediatrica’da yayınlanan çalışmalarında İngiltere’deki beş okulda 16-18 yaş arası öğrencilerin verilerini inceledi.

Uykusuzluk Sorunları da Dikkat Çekiyor

Yaklaşık 657 gencin katıldığı çalışmada, yüzde 19’unun PSU hastası olduğu tespit edildi. PSU bildiren 123 kişiden yaklaşık %43’ü kaygı belirtileri yaşadığını bildirdi. Bu, PSU olmayan gençlerin dörtte biriyle (%25) karşılaştırıldı.

Bu, PSU’ya sahip olduğu düşünülen kişilerin kaygı belirtileri bildirme olasılığının iki kat daha fazla olduğu anlamına geliyor.

Bu arada, PSU’lu gençlerin yaklaşık %56’sı depresyon belirtileri bildirirken, PSU’suz gençlerin %29’u depresyon belirtileri bildirdi.

Veriler, akıllı telefonlarıyla sorunlu bir ilişki yaşadığını bildiren gençlerin, böyle bir ilişki yaşamadığını bildirenlere kıyasla depresif semptomlar bildirme olasılığının üç kat daha fazla olduğunu gösteriyor.

Telefonlarını çok fazla kullanan gençlerin uykularının da bölündüğü görüldü; PSU’lu gençlerin %64’ü uykusuzluk belirtileri bildirme olasılığının daha yüksek olduğu görüldü.

Bu gençlerin %31’i sorun yaşadıklarını fark ederek kullanımını azaltma konusunda yardım istedi.

Uzmanlar, “Aileler akıllı telefon kullanımı konusunda sınırlar koyma kültürü geliştirebilirse, bu, ergenlik çağındaki çocuğa herkesten farklı bir şey yapması gerektiğini söylemekten daha etkili olacaktır” diyor.