Donör son anda vazgeçti, 20 yaşındaki Cem hayatını kaybetti

Lösemi, lenfoma ve kemik iliği yetmezliği gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan kök hücre nakli umut olurken, 20 yaşındaki Cem Şahin’in ölümüyle yeniden tartışılıyor.

Lenfoma teşhisi konulan Şahin, tedavilerden sonuç alınamayınca kök hücre nakli başlatıldı. Ancak Türkkök’ün bulduğu donör, nakil öncesinde vazgeçti.

Şahin’in annesi Filiz Şahin, oğlunun nakil için en ağır kemoterapiyi aldığını ve ölümüne ağır kemoterapinin neden olduğunu iddia etti. Türkkök, Sağlık Bakanlığı, hastane ve donörü sorumlu tutarak hesap vermeye çağırdı.

Şahin, oğluna 2023 Mayıs’ında lenfoma teşhisi konduğunu belirterek, “Köktürk ve Kızılay ile donör arama süreci başladı. Önce üç donör çıktı ve vazgeçtiler. Sonra Avrupa ile yazışılacaktı ama en kısa süreç bile 4-5 ay sürüyordu.” dedi.

Avrupa süreci beklenmeyerek Köktürk’ün donörü bulununca 1 Nisan’da check-up için çağrıldıklarını söyleyen Şahin, “Check-up’tan sonra donörün Şubat’ta dövme yaptırdığını ve 4 ay beklememiz gerektiğini söylediler. Beklemeyeceğiz diye düşündük.” diye konuştu.

15 Nisan’da hastaneye yatırıldıklarını ve 25 Mayıs’ta kemoterapilere başlandığını belirten Şahin, “Donörün de iğnelerine başlandı ama 3 günlük iğneden sonra Cumartesi günü Köktürk ulaşamadı. Gece 02.00’de donör vazgeçtiğini söyledi.” dedi.

Donörün vazgeçtiği haberinin geç geldiğini belirten Şahin, “Doktor çok sinirlendi. ‘Donör psikopat çıktı, Cem ölüyor’ dedi.” ifadelerini kullandı.

Son çare olarak anne-baba uyumuna bakıldığını ve anne hücrelerinin nakledildiğini anlatan Şahin, “12 gün boyunca ölüm korkusu yaşadı. Bunu kim yaşattı? Donör, Köktürk, Sağlık Bakanlığı, hastane?” diye sordu.

Çocuğunun vücudunun donör sürecinde aldığı kemoterapilerle deformasyona uğradığını vurgulayan Şahin, “N90 diye en ağır kemoterapi verildi. Çocuk 5 gün savunmasız kaldı, enfeksiyon oldu, testisleri yandı.” dedi.

Avrupa’da donörlerin önce hazırlanıp dondurulduğunu belirten Şahin, “Köktürk, Sağlık Bakanlığı, hastane ve donör… Benim ocağımı söndürdüler. CİMER’e yazdık, Köktürk ve Organ Nakli ve Diyaliz Merkezine başvurduk.” dedi.

Şahin, Köktürk’ün büyük ihmalinin olduğunu ve donörlere her şey anlatıldıktan sonra imza alınması gerektiğini savundu. “Vazgeçmek istiyorsa önceden vazgeçseydi, çocuğum ağır ilaçları almazdı.” diyen Şahin, yasal işlem başlatacağını söyledi.

Baba Fermani Şahin ise Türkkök prosedürlerinin eksik olduğunu ve donörün vazgeçme hakkı olmaması gerektiğini savundu. “İlaç verilmeden donör vazgeçmemeliydi. Donör yüzde 100 suçlu.” ifadelerini kullandı.